Telefon
Telegram
WhatsApp
İnstagram

Bolluca’nın Yolculuğu: Hayal, İnanç ve Gönüllere Dokunuş

  • Anasayfa
  • Haberler
  • Bolluca’nın Yolculuğu: Hayal, İnanç ve Gönüllere Dokunuş

Bolluca’nın Yolculuğu: Hayal, İnanç ve Gönüllere Dokunuş

Her şirketin bir ruhu vardır. Kimi ruh iyidir, kimi ruh kötüdür. Şerif Kaynar bir konuşmasında bunu çok güzel ifade etmişti. Biz Bolluca’yı tasarlarken, 2019 yılında tek bir sözle yola çıktık: “Gönüllere dokunacağız.” Velilerimize, çocuklarımıza, çalışanlarımıza; kısaca işimizle temas eden herkese.

İşte bu nedenlerle tüm süreçlerimizde şeffaf olduk. İtiraf edeyim, bazı süreçler işimizi zorlaştırdı. Ama biz bunları gizlemek yerine, herkesin işin içerisine dahil olmasını sağladık. Örneğin, bizimle yol alan bir çalışanımızın, topluma karşı sergilediği davranışları açıkça kendisine ilettik. Hiçbir şeyi saklamadık, gizlemedik. Sağolsun, o personelimiz davranışlarını düzeltmeyi tercih etti. Ve iş birliğimizi sürdüremeyeceğimizi kendisine ilettiğimizde, bize kinle ya da nefretle bakmadı ve anlayış gösterdi.

Bu zorluklar ne ilk olacak ve ne de son olacak... Biliyoruz. Örneğin: Biz eğitim hayali kurarken bir beceri öğretmek için can attığımız çocuklarımızı ve ailelerimizi yanıltan kuruluşlar da oldu. Emeğimizin üzerine bir karabulut gibi çöken kuruluşlar... Oysa onlar 1-2 yıl içerisinde gittikleri yerleri bırakarak tekrar Bolluca'ya geri geldiler. Çünkü kendilerinin yanıltıldığını görmek kadar hazin bir durum yoktu.

Diğer taraftan ocaktaki yemeğin, eğitimden daha değerli olduğuna da şahit olduk. Yıllardır eğitim sunmayıp, çocuk bakıcılığı yapan kurumlardan gelen öğrencilerimize de şahit olduk. Çünkü çocuklarımızın davranışlarını gördük. Kendi sınırlarını bilmeyen, öfke ve saldırganlıkla kendilerini ifade eden çocuklar gördük. Bunlar da yıllarca eğitim veriyormuş dedik. Oysa alıştıkları düzeni ve konforu terk edemeyen ailelerimizi de gördük. Olsun. Biz yine ve yeniden rehberliğimizi yaparız dedik. Çünkü Bolluca ailesi bunun için var. 

Diğer taraftan, bazı pozisyonlardaki çalışanlarımızın, manipülasyonlarını ve dedikodularını da şirket içerisinde absorbe etmeyi başardık. Neden? Çünkü biz kişilere değil, Bolluca’ya olan inancımıza güveniyorduk. Bu inanç, hoşgörüyü ve şeffaflığı işimizin DNA’sına işledi. İşler kötü giderken bile, objektif görüşleri dinledik ve zamanla iyileştirdik. Yapıcı eleştiriler her zaman çevremizdeydi; biz onları bir yük değil, bir rehber olarak gördük.

Hayalimiz büyük: Bolluca markasını, Arnavutköy’ün tekeli haline getirmek ve ömür yettiği sürece işimizi eğitim ihracatı alanına taşımak. Ve hâlâ bu yolda ilerliyoruz. Bizden hizmet alsın veya almasın, her çocuğumuz bizim için özeldir, değerlidir. Gerekeni fazlasıyla, ekip ruhu ile yapıyoruz.

Üstelik, 'sektöre yatırım yapılmaz, deli misiniz' diyenlere inat, tüm bilgi birikimimizi, tüm maddi kaynaklarımızı ortaya koyduk. Çünkü toplumumuz ve insanlarımız buna değer... Ve işimizi patronajı olmayan bir vakıf sürecine dönüştürmeden asla hayallerimizden vazgeçmeyeceğiz.

Bolluca, sadece bir marka değil; güven, şeffaflık, samimiyet ve inançla büyüyen bir ruhtur. Biz bu ruhu her gün besliyoruz.

Tabi ki yağmur yağacak, kış koşulları da olacak. Çalışanlarımıza, hizmet alanlarımıza ve tüm paydaşlarımıza dediğimiz gibi yağmur yağsa, boran çıksa, fırtına her yeri kaplasa bizi yolumuzdan hiçbir şart ayırmamalıdır. Birlikte sınanacağız. Kimse çekmediği bir çilenin masumu değildir ve ödemediği bedeller üzerinden ahkam kesmemelidir. Özel çocukların dünyasına bir anlam kazandırabilmek yegane gayemizdir.

Şeffaflık, Hoşgörü ve İnançla Büyüyen Marka: BOLLUCA, DİLKEM

Birlikte başarıyoruz. 

Birlikte büyüyoruz.

Bizlere olan güveniniz için minnettarız.

2019'dan bu yana... 

Psikolog Eyüp Tunahan