Telefon
Telegram
WhatsApp
İnstagram

Doğdum da Ne Oldu

Doğdum da Ne Oldu

“Doğdum da ne oldu?”

Şöyle anlatayım:
Antalya’lıyım amma;
Alibeyköy, Eyüp, Gaziosmanpaşa, Habipler, Esenler, Ankara, Bakü, İstanbul derken bir ömür; vaveyla, ve va esefa ile geçti.
Biraz Türk Tarihi, biraz Divan Edebiyatı, Biraz Şiir, biraz Felsefe, çoğunlukla Çocuk Psikolojisi ve Eğitimi ile yıllar birbirini kovaladı.
Sonra mı?
Biraz Arapça, Biraz Kürtçe, Biraz Rusça, Biraz Almanca, Biraz Farsça ve çoğunlukla Türkçe ile haşır neşir oldum.
İnsanlarla münasebetim mi?
Pek çoğunlukla hangi yolda olursam olayım, selam vermeden geçmediğim olmadı. Yollar hep insanlarla doldu. Kimileri fikrimi, zikrimi anladı; çoğunluğu bunlar üzerinde düşünemeden satırdan düştü.
Hatırdan düşenleri soruyorsun?
Benim hatırımdan ise, düşen hiç olmadı.
Çocuklarla olan münasebetim mi?
Henüz daha çocukken başladı. Derler ki o, 17 yaşına kadar pek konuşmadı. Öyle değil efendim.-Bu aciz kişi; çocukları, tanımayı öğrenmek için talim etti. Çocukların dünyasına bir anlam kazandırmak tek heyecanım oldu.

Siyasetim mi?
Bu dünyaya gelen yolcu, görüpte dünyaya gönül verdin mi?

Öyleyse bu gözlerin; elektriğin düzenli kesildiği, suyun tanker vasıtasıyla bidonlarla taşındığı, ekmeğin suyun buharıyla ısıtıldığı, doktorların bıçak parası ile ameliyat ettiği, İstanbul’un mahallerinin çöp kokusunun sardığı, kara kömürün İstanbul’un semalarına Karabulut gibi çöktüğü, sınıfların 70 kişi olduğu, uyuşturucunun okul önlerinde satıldığı, öğretmenlerinin gardiyan bekçisi olduğu, bir karton sigaraya ders geçiren ve kendi evinin faturalarını müdüre ödeten insanlara ve dönemlere şahit oldu.

Bu gözler; cumaya gittiği için takunyacı lakabını alan, elinde kur’an var diye tahdit gören insanlara şahit oldu. Babacığım, anacığım bu fakru zarureti hissettirmedi lakin derunumda hep hissettim.

Öyle ki siyasetim; fikrimi beyan ettiğim için ilk şamarı yediğim gün başladı, saçıma eski tip berber makası ile tren yolu açıldığı gün başladı, bir insanı oradan oraya uçurduğu için alkışlanan insana mantıklı soru sorduğum gün başladı, ayıya “dayı” demediğim gün benim siyasetim başladı.

Aslında sonraları bu benim için ömür boyu süren bir #oyun oldu. Kim demiş sadece çocuklarla oynuyorum. Yetişkin çocuklarla da oynadığım pek doğrudur.

Öyleyse:

“yaşamak, yavaş yavaş doğmaktır.”

Yolda karşılaştığım tüm yolculara minnettarım.